Pazar, Ağustos 18, 2013

Julianna Baggott - Pür (Matipuf'un Kaleminden Yorumlar - 13)


Orjinal Adı:  Pure
Seri Bilgisi: Pure #1
GoodReads Puanı: 3.75
Türkçe Yayın: Dex Kitap
Sayfa Sayısı: 492
Çevirmen: Tülin Er




Yorumum:

Bu aralar Dex indirimlerini kaçırmamak için elimdeki serilerin ilk kitaplarını bitirmeye çalışıyorum.:) Bizim gibi kitap canavarlarını ancak indirimler paklıyor, haksız mıyım?
Fi tarihte D&R indiriminden almış olduğum Julianna Baggott - Pür kitabını bitirdim.
Önce fiyat uygunluğu (5.63 TL) sonra da konusu biraz ilginç olduğunu düşünmem sebebiyle almıştım.
İlk elime aldığımda ne kadar kalın bir kitap (492 sf.) kısa sürede bitmez bu dediğimi anımsıyorum ve kapağı nedense çok da hoşuma gitmemişti.
Bitirdiğimde kitabı okumayı geciktirmekle haksızlık yaptığımı anladım.
Değişik bir dünya söz konusuydu. İnfilaklar denen patlamalardan sonra dünya nufusunun büyük bir çoğunluğu ölüyor. Kalanlar (Büyük bir kısmı) ise, akla hayale gelmeyecek şekilde vucut deformasyonlarına uğruyorlar. Aslında aklın mantığın alamayacağı şekilde "kaynaşıyorlar"diyelim. Taşa, toprağa, cama ya da başka bir insana veya hayvana... Bir de bundan kurtulanlar var, kubbe adı verilen yerde yaşayanlar. Bunlara Pür deniliyorlar. Hiç bir deformasyonlara uğramamış insanlar. 
Kitabın ana karakterleri olan Pressia ve Partridge'de bu iki kesimden.
Pressia İnfilaklardan nasibini almış yüzünde bir yara izi var ve patlamada bir eli oyuncak bebeğinin başıyla kaynaşmış, Partridge ise kubbeden annesini aramak kaçmış bir pür.
İkisi de mahvolmuş bir dünyada bir yandan hayatta kalmaya çalışırken bir yandan geçmişlerini araştırıyorlar. 
Kitabın başları ağır ve kasvetli olmasına rağmen (kaynaşmaları ve yaşanan travmaların etkilerini anlatmasından kaynaklı) ilerledikçe hareketleniyor. Macera, entrika, ihanet, hayatta kalma savaşı ve ufakta olsa aşkın filizlenmesi... Ne ararsan var gibi yani. Başlarda sebebi bilinmeyen infilakların sebebi ve kaynağı anlaşılıyor. 
Spoiler gibi olcak ama biraz muallakta bırakarak açıklayım: Karakterlerden birinin ebeveyninin bu işte parmağı var.
Konu olarak bana farklı geldi. Anlatım olarak da oldukça akıcıydı. Genelde okuduğum kitaplar iki karakter üzerine kuruluyken burda çok sayıda karakter mevcut ve hepsinin ayrı hikayesi var. 
Bu da hoşuma giden ayrı bir nokta oldu.


Alıntılar:

Burada olduğunuzu biliyoruz, kardeşlerimiz.
Bir gün Kubbe'den çıkacağız, barış zamanında buluşmak için sizlerle.
Şimdilik uzaktan izliyoruz, merhametle...

****

Bir Pür yak ve külünü solu
Bağırsaklarını sök, kuşak olsun.
Saçlarını eğir, ip olsun.
Ve kemiklerinden, Pür sabunu yap.
Yıka yıka yıka. Bir iki üç.
Yıka yıka yıka. Benim adım Pür.

Değerlendirmeme gelirsek:

3.5 / 4 -  Kesinlikle geçer not aldı...


***
Pür 

Burada olduğunuzu biliyoruz, kardeşlerimiz.

Pressia, Infilakları ve ondan önceki hayatını hayal meyal hatırlıyor. Büyükbabasıyla birlikte yasadıkları delikte, insanlığın kaybettiği şeyleri düşünüyor: lunaparkları, sinemaları, doğum günü partilerini, anneleri ve babaları. Her şey küle döndü, hırpalandı, hiç iyileşmeyecek derecede yara aldı ve zarar gören bazı bedenler, bambaşka nesnelerle bütünlesti. Şimdi herkesin askeri eğitim görmesi gereken yaşa geldi Pressia. Tabii iki ihtimal var. Ya asker olacak ya da bedeni fazla zarar gördüyse eğitimdeki askerlerin canlı hedef
tahtası olacak. Pressianın kaçması gerek.

Bir Pür yak ve külünü solu. 

İnfilaklardan tek bir yara almadan kurtulanlar da var. Pürler. Gökyüzündeki kubbelerinde, yerdeki insanlardan daha üstün olan, sağlıklı bedenlerini ve zihinlerini koruyacak şekilde yaşıyorlar. Bir Pür olan Partridge, kendini burada kapana kısılmış ve yalnız hissediyor, bir de farklı. O da kayıplarını
düşünüyor sık sık, belki yuvası dağıldığı için. Babası duygusal olarak soğuk bir adam, ağabeyi intihar etmiş ve annesi, İnfilaklar sırasında Kubbeye adım atamadan kaybolmuş. Bu yüzden, birinin ağzından kaçan bir sözcük, annesinin hala hayatta olma olasılığını ona çıtlatınca, hayatını riske edip
Kubbeyi terk ediyor ve annesini bulmaya koyuluyor.

Pressia ve Partridge karşılaşıyorlar. Tüm dünya başlarına yıkılıyor. 

2 yorum:

  1. kitap yorumu yaparken neden spoiler verirsin ki...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Matipuf'a bunu sorarım ama sanırım yazı içinde bunu zaten belirtmiş. Aynen şu cümlelerle: Spoiler gibi olcak ama biraz muallakta bırakarak açıklayım. Keşke okumama hakkınızı kullansaydınız :/

      Sil

Yorum bıraktığınız için teşekkürler. En kısa sürede döneceğim (: